Robotik Çikolata Kisti Ameliyatı, sağladığı avantajlardan dolayı çikolata kistlerinin tedavisinde sıkça tercih edilen bir yöntemdir. Ancak her cerrah tarafından uygulanamaz. Operasyonu yönetecek cerrahın robotik cerrahi alanında uzmanlık ve tecrübe sahibi olması gerekir.
Çikolata kisti, normal koşullar altında rahmin iç duvarında bulunması gereken bazı dokuların dışarıda bulunması hali olarak tanımlanır. Endometrium adı verilen bu dokuların rahmin dışında yer almasının sonucunda kist tanısı konur. Bu kiste sahip kadınlar bazı şikayetler yaşarlar. Tetkiklerin ardından ise kist tespit edilir.
Kist oluşumu farklı noktalarda meydana gelebilir. Hemen her yaştan kadın bireyde meydana gelebilen çikolata kistleri üç farklı türde kaşımıza çıkar. Diğer tedavi yöntemleri ile sonuç alınamazsa cerrahi tedavi seçeneği gündeme gelir.
Çikolata kistlerinin oluşma nedeni tıp dünyası tarafından net olarak kanıtlanmış değildir. Bu alanda bilimsel çalışmalar yapılmaya devam ediyor. Ancak genetik yatkınlığın çikolata kisti üzerinde etkisi olduğu düşünülmekte. Bu yüzden ailesinde çikolata kisti öyküsü bulunan kişiler, risk grubunda değerlendiriliyor.
Çikolata kistinin gösterdiği belirtiler arasında adet öncesinde veya sonrasında ciddi ağrı şikayetleri bulunmaktadır. Bu ağrılar hem regl döneminde hem de sonrasında yaşanabilmektedir. Robotik çikolata kisti ameliyatı özellikle bu ağrı şikayetlerinin çok şiddetli yaşandığı vakalarda tercih edilmektedir.
Adet dönemlerindeki kanamaların normalden daha fazla seyretmesi ve sık sık idrara çıkmak da çikolata kistlerinin belirtileri arasında değerlendirilir. Kadınların cinsel birliktelik sırasında şiddetli ağrılar yaşaması da önemli bir belirtidir. Robotik çikolata kisti ameliyatlarının tercih edildiği hastalarda ishal, şişkinlik veya kabızlık benzeri belirtilere de rastlanmaktadır. Bu ve benzeri belirtileri gösteren bireylerde yapılacak ayrıntılı tetkik ve muayenelerinin ardından çikolata kisti tanısı konulabilmektedir.
Çikolata kistinin en yaygın şekilde karşımıza çıktığı alan rahim çevresidir. Buna karşın nadir olarak bağırsaklarda ve karın çevresinde de çikolata kistine rastlanabilir. Rahim çevresinde gördüğümüz kistlere karşı öncelikle ilaç tedavisine başvurulur. İlaç tedavisinin yetersiz kaldığı vakalarda özellikle de kistlerin büyük boyutta olduğu durumlarda robotik çikolata kisti ameliyatına başvurulur.
Çikolata kistlerinin tedavisinde günümüzde en cazip seçenek olarak robotik çikolata kisti ameliyatı gelmektedir. İlk olarak ilaç uygulamalarıyla tedavi şansı denense de bunun mümkün olmadığı durumlarda robotik çikolata kisti ameliyatına başvurulur.
En güncel ve gelişmiş yöntem olan robotik cerrahi uygulaması, robotik kollar aracılığı ile gerçekleştirilir. Buna karşın operasyonu yöneten cerrahın, robotik cerrahi alanında uzmanlık ve tecrübe sahibi olması gerekir.
Robotik Cerrahi yöntemi ile gerçekleştirilen çikolata kisti ameliyatlarının avantajlarından söz etmemiz gerekirse:
Pek çok insan ameliyat olmadan önce, normal yaşantısına dönememe endişesinden ötürü korkuya kapılır. Temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak olmak insanlar için korkutucudur. Robotik cerrahinin sağladığı en büyük avantaj, hastanın daha kısa sürede taburcu olmasına, yaralarının çok daha çabuk iyileşmesine ve gündelik yaşantısına çok daha çabuk dönmesine olanak sağlamasıdır.
Her cerrahi prosedür, kendi içerisinde bazı riskler barındırır. Ancak robotik cerrahi yöntemi ile gerçekleştirilen ameliyatlarda risk faktörleri son derece düşüktür. Uzman ve tecrübeli bir cerrah tarafından gerçekleştirilen robotik cerrahi operasyonunda komplikasyon, kan kaybı ve enfeksiyon riski son derece düşüktür.
Pek çok insan ameliyat olmadan önce operasyon sonrasında nasıl görüneceğine dair bir endişe yaşarlar. Robotik cerrahinin açık ameliyatlara göre en önemli avantajlardan biri de estetik görünümdür. Açık cerrahide karın bölgesine dikey olarak çok sayıda dikiş atılması gerekir. Bu dikiş izleri kalıcı olur ve hastanın kendisini estetik açıdan kötü hissetmesine neden olur. Buna karşın robotik cerrahide minimal kesiler açıldığı için çok daha az dikiş atılır. Yaraların boyutu çok daha küçüktür. Bu sayede hastanın vücudu kendisini çok daha hızlı toparlar.
Blog
